Bursaspor
Adı:Bursaspor Kulübü Derneği
Kuruluşu: 1Haziran 1963
Kurucuları:Mehmet Göral, Süreyya Öğünç, Recep Barışıcı, Can Gengörü, Cemal Dik, Faik Tinel, Tarık Sekban, Salih Kiracıbaşı, Hüseyin Canova, Ali Erdinç, Abdullah Uygur, Ertuğrul Yıldırır,, Demir Akınöz, Erdoğan Akaltun, Feridun Evrenosoğlu , Hüseyin Kuşku, Fehmi Aktoptan, Hayri Terzioğlu, Hüseyin Saitoğlu, Hamdi Yalım, İsmail Buzcular, Lütfü Özmeriç, Nail Erok, Orhan Akkök, Muhtar Tucaltan, Mustafa Bulutlar, Necati Akgün, Osman Aktan, Selim Süter, Sabri Badır, Şükrü Orhanettin, Şevket Eygi, Şükrü Akmansoy
Kurulduğu Yer: Bursa
Renkleri : Yeşil-Beyaz
İlk Başkan : Salih Kiracıbaşı
İlk Maç 21 Eylül 1963 Cumartesi Demirspor - Bursaspor ( İzmir )
İlk Şampiyonluk 1967 2.lig Beyaz Grup Şampiyonluğu
İlk Teknik Direktör Muhtar Tucaltan
Birleşen Kulüplerin Adları Acar İdman Yurdu, Akınspor, İstiklal, Pınarspor, Çelikspor (Logomuzda, soldan sağa doğru yer alan yıldızlar Siyah, Kırımızı, Sarı, Yeşil ve Lacivert bu takımların renklerini temsil etmektedir.)
-Tarihçe-
Bursaspor 1963 yılında Bursa'da kurulan futbol kulübü
Bursa'da faaliyet gösteren 5 amatör kulübün birleşmesinden doğdu. Akınspor, Acar İdman Yurdu, Demirçelikspor, İstiklalspor ve Pınarspor takımları birleşerek Bursaspor'u oluşturdular. Kulüp, renklerini Uludağ'ın karından ve ovanın yeşilinden aldı. Bursaspor'un amblemindeki 5 yıldız, kurucu takımları temsil ediyor.Ayrıca Bursaspor kulübünün kardeş kulübü de Ankaragücü'dür. İki takımın taraftarları arasında kurulan bu ölümsüz dostluğun çok anlamlı bir de hikayesi vardır. Ankara'da üniversitede okurken, Ankaragücü taraftarları içinde yer alan Bursasporlu Abdülkerim Bayraktar'ın Anadolu takımlarının dayanışması konusundaki örnek davranışı klasikleşir. Daha sonra Abdülkerim Bayraktar'ın 1993 yılında şehit olmasıyla efsane dostluk tam anlamıyla başlar. İki klübün taraftarları gerek zaman zaman birbirlerinin maçlarına katılır gerekse dost şehrin plaka numarasına binaen Bursa'da her maçın 6. dakikasında Ankaragücü, Ankara'da da her maçın 16. dakikasında Bursaspor adına tezahüratlar yapılır. İki takımın karşılıklı maçları da ayrı bir tat söz konusudur, sahadaki çekişmenin yanı sıra tribünde kardeşlik hakimdir ve tam anlamıyla 93 yılında başladığını söyleyebileceğimiz 'şehit emaneti' bu dostluğun sonsuza dek süreceği öngörülmektedir.Bursaspor tarihinin en ilginç olaylarından biri de 2. Bursaspor'un -Bursaspor'a bağlı diğer bir klüp- 1. lig takımını olarak 1988-89 sezonunda şampiyon olarak Süper Lig'e çıkmasıyla yaşanır. Üst lige çıkmaya hak kazanan takım Türkiye Futbol Federasyonu’nun ayni kulübün 2 takımının aynı ligde oynamayacağına karar vermesiyle 2. takım dağıtılmıştır.
Bursaspor 1963 yılında Bursa'da kurulan futbol kulübü
Bursa'da faaliyet gösteren 5 amatör kulübün birleşmesinden doğdu. Akınspor, Acar İdman Yurdu, Demirçelikspor, İstiklalspor ve Pınarspor takımları birleşerek Bursaspor'u oluşturdular. Kulüp, renklerini Uludağ'ın karından ve ovanın yeşilinden aldı. Bursaspor'un amblemindeki 5 yıldız, kurucu takımları temsil ediyor.Ayrıca Bursaspor kulübünün kardeş kulübü de Ankaragücü'dür. İki takımın taraftarları arasında kurulan bu ölümsüz dostluğun çok anlamlı bir de hikayesi vardır. Ankara'da üniversitede okurken, Ankaragücü taraftarları içinde yer alan Bursasporlu Abdülkerim Bayraktar'ın Anadolu takımlarının dayanışması konusundaki örnek davranışı klasikleşir. Daha sonra Abdülkerim Bayraktar'ın 1993 yılında şehit olmasıyla efsane dostluk tam anlamıyla başlar. İki klübün taraftarları gerek zaman zaman birbirlerinin maçlarına katılır gerekse dost şehrin plaka numarasına binaen Bursa'da her maçın 6. dakikasında Ankaragücü, Ankara'da da her maçın 16. dakikasında Bursaspor adına tezahüratlar yapılır. İki takımın karşılıklı maçları da ayrı bir tat söz konusudur, sahadaki çekişmenin yanı sıra tribünde kardeşlik hakimdir ve tam anlamıyla 93 yılında başladığını söyleyebileceğimiz 'şehit emaneti' bu dostluğun sonsuza dek süreceği öngörülmektedir.Bursaspor tarihinin en ilginç olaylarından biri de 2. Bursaspor'un -Bursaspor'a bağlı diğer bir klüp- 1. lig takımını olarak 1988-89 sezonunda şampiyon olarak Süper Lig'e çıkmasıyla yaşanır. Üst lige çıkmaya hak kazanan takım Türkiye Futbol Federasyonu’nun ayni kulübün 2 takımının aynı ligde oynamayacağına karar vermesiyle 2. takım dağıtılmıştır.
Ve Bir kaç fotoğraf ;
Kupa başarıları
1966-67 sezonunda 1.ligde şampiyon olan Bursaspor, ilk önemli başarısını 1969-70 sezonunda yaşadı. Bursaspor Federasyon Kupası Final Maçında Eskişehirspor'u 1-0 yendi. İkinci maçta 2-0 yenilince kupayı kazanamadı ancak, Başbakanlık Kupası maçı oynamaya hakkını elde etti.Fenerbahçe'yi 1-0 yenen Bursaspor , böylece 1. lig tarihindeki ilk önemli başarısına imza attı. 1973-74 sezonunda tekrar Türkiye Kupası Finaline çıkan Bursaspor Fenerbahçe'ye 3-0 yenildi. Başbakanlık Kupası Finalinde ise Beşiktaş'a 3-2 yenildi. Fakat kupa Finalisti olduğu için Avrupa Kupa Galipleri Kupası'na katılmaya hak kazandı . 1974-75 sezonunda Kupa Galipleri kupasında çeyrek finale yükselmeyi başardı. İlk turda İrlanda'nın Finn Harps takımını eleyemeyen Bursaspor ikinci turda yer alamadı. Dundee United'i eleyen golü Vahit atmıştır. Çeyrek Finalde ise o sezon Kupa Galipleri Kupası'nı kazanan Dinamo Kiev'e elendi. 1979-80 sezonunu lig dördüncüsü olarak tamamlayan yeşil beyazlı ekip 1985-86 sezonunda ilk kez Federasyon Kupasını kazanmayı başardı. Finalde Altay'ı Beyhan ve Tulipan’in golleriyle yenen Bursaspor kupaya uzanırken Cumhurbaşkanlığı Kupası öncesi, kötü bir olayla sarsıldı. Macar Futbolcu Mihaily Tulipan, Apolyont Gölü’nde sandal gezintisi yaparken ailesi ile birlikte boğuldu . Bu olaydan sonra Bursaspor Kupa maçında Beşiktaş'a 2-1 yenildi. 1986-87 sezonunda Kupa Galipleri Kupasında ilk turunda Ajax takımına elendi. Kötü bir sezon geçiren Bursaspor , o sezon küme düştüler. Ancak Ankara Bölge İdari Mahkemesi Bursaspor'un tekrar 1. ligde oynamasına karar verdi. 1991-92 sezonunda Federasyon Kupasında finalde Trabzonspor ile tarihe geçen iki maç oynadı. İlk maçta Bursa’da rakibini 3-0 yenen Bursaspor, ikinci maçta 1 - 0 yenik duruma düşmesine rağmen skoru 1 - 1 e getirmeyi başardı. Ama Trabzonspor 4 gol atıp maçı 5 - 1 alarak kupayı müzesine götürmeyi başardı. 1994-95 sezonunda Bursaspor sezonu 6.sırada tamamlayarak UEFA Inter-Toto Kupası'na katılmaya hak kazandı. UEFA Kupası'na katılma maçında Alman Karlsruhe ile Bursa Atatürk Stadyumu'nda asla yıllarca unutulmayacak bir maç oynandı. Normal süresi 2-2 uzatma süresi karşılıklı atılan birer golle 3-3 biten karsılaşmada Karlsruhe, usta ayak Hassler’in son penaltı atisi ile 6-5 kazandı. Bursaspor'da ise penaltıyı kaçıran futbolcu olarak Ümit dikkat çekti. Böylece Bursaspor elenmiştir.
1966-67 sezonunda 1.ligde şampiyon olan Bursaspor, ilk önemli başarısını 1969-70 sezonunda yaşadı. Bursaspor Federasyon Kupası Final Maçında Eskişehirspor'u 1-0 yendi. İkinci maçta 2-0 yenilince kupayı kazanamadı ancak, Başbakanlık Kupası maçı oynamaya hakkını elde etti.Fenerbahçe'yi 1-0 yenen Bursaspor , böylece 1. lig tarihindeki ilk önemli başarısına imza attı. 1973-74 sezonunda tekrar Türkiye Kupası Finaline çıkan Bursaspor Fenerbahçe'ye 3-0 yenildi. Başbakanlık Kupası Finalinde ise Beşiktaş'a 3-2 yenildi. Fakat kupa Finalisti olduğu için Avrupa Kupa Galipleri Kupası'na katılmaya hak kazandı . 1974-75 sezonunda Kupa Galipleri kupasında çeyrek finale yükselmeyi başardı. İlk turda İrlanda'nın Finn Harps takımını eleyemeyen Bursaspor ikinci turda yer alamadı. Dundee United'i eleyen golü Vahit atmıştır. Çeyrek Finalde ise o sezon Kupa Galipleri Kupası'nı kazanan Dinamo Kiev'e elendi. 1979-80 sezonunu lig dördüncüsü olarak tamamlayan yeşil beyazlı ekip 1985-86 sezonunda ilk kez Federasyon Kupasını kazanmayı başardı. Finalde Altay'ı Beyhan ve Tulipan’in golleriyle yenen Bursaspor kupaya uzanırken Cumhurbaşkanlığı Kupası öncesi, kötü bir olayla sarsıldı. Macar Futbolcu Mihaily Tulipan, Apolyont Gölü’nde sandal gezintisi yaparken ailesi ile birlikte boğuldu . Bu olaydan sonra Bursaspor Kupa maçında Beşiktaş'a 2-1 yenildi. 1986-87 sezonunda Kupa Galipleri Kupasında ilk turunda Ajax takımına elendi. Kötü bir sezon geçiren Bursaspor , o sezon küme düştüler. Ancak Ankara Bölge İdari Mahkemesi Bursaspor'un tekrar 1. ligde oynamasına karar verdi. 1991-92 sezonunda Federasyon Kupasında finalde Trabzonspor ile tarihe geçen iki maç oynadı. İlk maçta Bursa’da rakibini 3-0 yenen Bursaspor, ikinci maçta 1 - 0 yenik duruma düşmesine rağmen skoru 1 - 1 e getirmeyi başardı. Ama Trabzonspor 4 gol atıp maçı 5 - 1 alarak kupayı müzesine götürmeyi başardı. 1994-95 sezonunda Bursaspor sezonu 6.sırada tamamlayarak UEFA Inter-Toto Kupası'na katılmaya hak kazandı. UEFA Kupası'na katılma maçında Alman Karlsruhe ile Bursa Atatürk Stadyumu'nda asla yıllarca unutulmayacak bir maç oynandı. Normal süresi 2-2 uzatma süresi karşılıklı atılan birer golle 3-3 biten karsılaşmada Karlsruhe, usta ayak Hassler’in son penaltı atisi ile 6-5 kazandı. Bursaspor'da ise penaltıyı kaçıran futbolcu olarak Ümit dikkat çekti. Böylece Bursaspor elenmiştir.
Gol kralları
Yeşil-Beyazlı takım lig tarihinde iki kez gol kralı çıkardı. 1979-80 sezonunda Bahtiyar Yorulmaz 12 gol attı ve Altaylı Mustafa Denizli ile krallığı paylaştı. Daha sonra 2000 - 2001 Sezonu'nda ise Bursasporlu golcü Okan Yılmaz 21 gol ile Türkiye 1. Futbol Liginin ‘Gol Kralı’ oldu. Bursaspor Forması altında ligde en çok gol atan isim ise, 355 maçla Sedat Özden’dir. Bursaspor'da bugüne kadar pek çok başkan görev yaptı. En uzun süreli Başkan ise 1981-86 yıllarında görev yapan Cavit Çağlar' dır. Bugüne kadar 17 Bursasporlu futbolcu milli formayı giydi. İlk kez Mesut Şen 1965 yılında milli takıma seçilirken, en son milli takım forması giyen Bursasporlu ise Sercan Yıldırım, Ozan İpek ve Volkan Şen'dir. Bursaspor forması ile en çok Türkiye Millî Futbol Takımı'na seçilen futbolcu ise 34 maçla Sedat Özden’dir.
Yeşil-Beyazlı takım lig tarihinde iki kez gol kralı çıkardı. 1979-80 sezonunda Bahtiyar Yorulmaz 12 gol attı ve Altaylı Mustafa Denizli ile krallığı paylaştı. Daha sonra 2000 - 2001 Sezonu'nda ise Bursasporlu golcü Okan Yılmaz 21 gol ile Türkiye 1. Futbol Liginin ‘Gol Kralı’ oldu. Bursaspor Forması altında ligde en çok gol atan isim ise, 355 maçla Sedat Özden’dir. Bursaspor'da bugüne kadar pek çok başkan görev yaptı. En uzun süreli Başkan ise 1981-86 yıllarında görev yapan Cavit Çağlar' dır. Bugüne kadar 17 Bursasporlu futbolcu milli formayı giydi. İlk kez Mesut Şen 1965 yılında milli takıma seçilirken, en son milli takım forması giyen Bursasporlu ise Sercan Yıldırım, Ozan İpek ve Volkan Şen'dir. Bursaspor forması ile en çok Türkiye Millî Futbol Takımı'na seçilen futbolcu ise 34 maçla Sedat Özden’dir.
Yabancı futbolcu ve teknik direktörler:
Ayrıca Bursaspor yaptığı yabancı futbolcu transferleri ile de sürekli dikkat çekmiştir. Bunlar arasında Palasz, Seydic, Rial Sellam, Nitu, Luty, Frank Pingel, Goran Sorloth, Yusuef, Elvir Balic, Majid Mususi, Senad, Ronen Harazi, Montherio, Mirza Veresonevic, Fani Madida, Ilian Iliev, Radostin Kishisev, Vidalov, Ivko Ganchev, John Leshiba Moshoue, Marian Kelemen, Ian Lupescu, Nejat Biyediç yer alır. Bunlardan Majid Mususi efsane futbolculardan biridir. Kendisi efsane 'timsah yürüyüşü' mucididir. Ve bu yürüyüşle bugüne kadar Yeşil İnciler olarak anılan takım artık Yeşil Timsahlar diye anılmaya başlayacaktır. Diğer bir efsane Nejat Biyediç 5 sezonda 125 maç oynayarak Bursaspor da en çok forma giyen yabancı oyuncu olmuş ve attığı birbirinden klas golleriyle taraftarın gönlünde ve tüm camiada ‘imparator’ lakabı ile anılmaya başlandı ve halen de anılmaktadır. Bunun diğer bir sebebi de Bursaspor’un bu transferle sadece bir golcü değil aynı zamanda 7/24 hazırda bekleyen bir yedek teknik direktör, bir yeşil beyaz aşığını takıma kazandırmış olmasıdır. Takıma birçok başarı yaşatmıştır.
Ayrıca Bursaspor yaptığı yabancı futbolcu transferleri ile de sürekli dikkat çekmiştir. Bunlar arasında Palasz, Seydic, Rial Sellam, Nitu, Luty, Frank Pingel, Goran Sorloth, Yusuef, Elvir Balic, Majid Mususi, Senad, Ronen Harazi, Montherio, Mirza Veresonevic, Fani Madida, Ilian Iliev, Radostin Kishisev, Vidalov, Ivko Ganchev, John Leshiba Moshoue, Marian Kelemen, Ian Lupescu, Nejat Biyediç yer alır. Bunlardan Majid Mususi efsane futbolculardan biridir. Kendisi efsane 'timsah yürüyüşü' mucididir. Ve bu yürüyüşle bugüne kadar Yeşil İnciler olarak anılan takım artık Yeşil Timsahlar diye anılmaya başlayacaktır. Diğer bir efsane Nejat Biyediç 5 sezonda 125 maç oynayarak Bursaspor da en çok forma giyen yabancı oyuncu olmuş ve attığı birbirinden klas golleriyle taraftarın gönlünde ve tüm camiada ‘imparator’ lakabı ile anılmaya başlandı ve halen de anılmaktadır. Bunun diğer bir sebebi de Bursaspor’un bu transferle sadece bir golcü değil aynı zamanda 7/24 hazırda bekleyen bir yedek teknik direktör, bir yeşil beyaz aşığını takıma kazandırmış olmasıdır. Takıma birçok başarı yaşatmıştır.
Oyuncularımız ;
Lig mücadeleleri
- Turkcell Süper Lig: (1968-2004),(2006-?) = Toplam 44 Sezon
- TFF 1. Lig: (1963-68),(2004-06) = Toplam 6 Sezon
Başarıları
Şampiyon (2): 1967-68, 2005-06
Şampiyon (1): 1985-86
Şampiyon (2): 1970-71, 1991-92
Taraftar grubu
Ana madde: Teksas (taraftar grubu)
Teksas PKK'ya karşı protest tavrı ile de tanınır. Bursaspor - Ankaragücü kardeşliğinin kurucusu Şehit Abdülkerim Bayraktar'da grubun bu tavrını tetikleyen unsurlardan biridir. Uzun süredir grubun liderliğini 'Paşa Selim' olarak da bilinen Selim Kurtulan yapmaktadır.
Ayrıca diğer bir önemli taraftar grubu da Türkiye'de nadir görülen örneklerden biri olan Yeşil İnciler de tamamen bayanlardan oluşmasıyla dikkatleri üzerine toplayan diğer bir gruptur.
Onun dışında TSC, Radikal, Batı Yaka, SAGS, Ünitimsah, Listim vb. gruplar da Bursasporlu taraftar gruplarına örnek olarak gösterilebilir.
- İyide nerden geliyor bu TEXAS ? Bu ateşli taraftar nasıl oluştu ? Ne zaman oluştu ?
BUYRUN ;
60 lı yııların sonu ve 70 li yılların başında Bursaspor sevdalıları türkiyede hiç bir takım taraftarının yapmadığını yapıyor ve sevdikleri takım uğruna mesafe ve mekan tanımadan her yere Bursasporun peşinden giderler. O zamanlar türkiyenin alışık olmadığı bu durum sanki bir şehir efsanesi gibi tüm türkiyeye yayılır.. Bursaspor taraftarı her deplasmana Konvoylar halinde giderler çok sayıda taraftarıyla takım ve şehirlerini temsil ederler (bilmeyenler için anti parantez belirtelim Deplasmana gruplar halinde giden ilk taraftar topluluğudur Bursaspor taraftarları)..
O hafta gidilecek deplasmanlarda emniyet Bursaspor konvoyu geliyor diye tedbir ler alır ve güvenliği sağlarlardı.
70 li yıllarda yine bir Zonguldak maçına çok sayıda Bursaspor taraftarı konvoy oluşturarak gider. maç biraz gerilimli geçer ve maç sonunda istenmeyen olaylar olur.
O zamanlar Teksas ve vahşi batı gündemdedir ve orda olaylar olur.
Zonguldak ta olan olaylar da o zamanki güvenlik güçleri tarafından teksas konvoyu geçti diye yorumlanır ve o günden sonra Deplasmana giden Bursaspor taraftarına her şehirde Teksas konvoyu denir ve Teksas konvoyu geldi diye karşılanır.. zamanla Konvoy atılır ve Teksas olarak isim kalır.Bursasporun intertoto da oynadığı Karshure maçında son olarak Teksas konvoyu pankartı tirbünde asılıydı.
Yani Teksas (ben TeXaS yazılmasını seviyorum) ismini Bursaspor taraftarına Türkiye koymuştur.
Aşağıdaki resim küçültülmüştür. Buraya tıklayarak büyütebilirsiniz. Resmin orijinal boyutları 800x600.
BURSASPOR - ANKARAGÜCÜ Kardeşliği nasıl Başlamıştır ?
BUYRUN ;
Cepheden tribüne bir dostluk hikâyesi !
Bursaspor ve Ankaragücü tribünleri, alışık olmadığımız manzaralara sahne oluyor. Sarı lacivertli kaşkollar, yeşil beyazla yan yana dalgalanıyor, ortak tezahürat yapılıyor.
Turkcell Süper Lig'de bir maç. Herhangi bir maç değil, iki yıl aradan sonra tekrar birinci lige dönen Bursaspor'la Ankaragücü arasında gerçekleşiyor bu maç. Hakemin düdüğü, futbolcuların forması, tribünlerin sesi; alışılmadık hiçbir görüntü yok... Taa ki maçın altıncı dakikasına kadar. O dakikada Bursaspor tribünleri Ankaragücü lehine tezahürata başlıyor, alışılmadık olan bu. Dakikalar 16'yı gösteriyor, bu kez de Ankaragücü tribünlerinden Bursaspor lehine tezahüratlar yükseliyor. Merak edilen, klasik deyimle 'sahalarımızda görmek istediğimiz' bu hareketin neden yapıldığı... Bursaspor dergisi Genel Yayın Yönetmeni Süha Gürsoy, bu davranışın kökeninde '1980 yılında Bursaspor'un cezası nedeniyle Ankara'da yapılan Bursaspor-Beşiktaş maçında Ankaragücü taraftarlarının Bursalıları yalnız bırakmamasının yattığını' söylüyor. Bir nevi 'Bizans' takımlarına karşı oluşturulan ortak cephe, ertesi yıl Bursa'da oynanan Ankaragücü-Beşiktaş maçında, bir kez daha kendini gösteriyor. Dostluk temennileri, iki kent arasında kurulan bilumum dayanışma dernekleri, tribün liderlerinin sözleriyle bu cephe güçleniyor, taa ki gerçek cepheden gelen habere kadar.
Cenazeye Saygı
Bursaspor'un tribün liderlerinden Fehmi Bayraktar'ın kardeşi Abdülkerim Bayraktar, Mardin'de şehit düşüyor. Abdülkerim'in cenazesine Ankaragüçlü taraftarlar geliyor, bununla yetinmeyip ilk lig maçlarında Abdülkerim'e saygılarını gösteren bir pankartla sahaya çıkıyorlar. Bursaspor'un 'ateşli' taraftarı Tarkan, "En fantastik kahramanımız," dediği Abdülkerim'in Hacettepe Üniversitesi'nde okurken, İstanbul takımlarıyla yapılan maçlarda Ankaragücü'nü desteklediğini ve bunun bir yakınlaşmaya neden olduğunu söylüyor.
İşçi sınıfının takımları
* Ankaragücü kulübünün kuruluşu İstanbul'da gerçekleşmiş. Ankaragücü, İmalat-ı Harbiye'ye dayanır. İmalat-ı Harbiye, Osmanlı Devleti'nde 19. yy ortalarına doğru, ordu ihtiyaçlarına yönelik sanayi politikalarının geliştirilmesiyle zamanın koşullarında, tersanelerle birlikte imparatorlukta işçi yoğunluğu ve istihdamı açısından en başta gelen kurumlarından birisidir.
* 1910'un haziran ayında böyle bir 'birlik' toplantısı organize edilir, fakat bir sonuç alınamaz. İmalat-ı Harbiye Mektebi'nin son sınıf öğrencilerinden ikisinin adı öne çıkmaktadır ve 'birlik' konusunda anlaşma sağlanamamıştır. Agah Orhan'ın öncülüğündeki grup Altınörs İdmanyurdu'nu, Şükrü Abbas'ın öncülüğündeki grup ise, Turan Sanatkarangücü'nü 31.08.1910 tarihinde kurarlar. Altınörs İdmanyurdu Mustafa Kemalci; Turan Sanatkarangücü ise Enver Paşacıdır.
* Ankaragücü tribünün profili, Ankara'ya göç edenler, pazarcılar, kenar mahalle sakinlerinden oluşur. Bu kitlesellikte Ankaragücü'nün bir işçi takımı
olmasının da etkili olduğu düşünülebilir.
Hacettepe'nin mahallesiyle birlikte ortadan kaldırılmasıyla, mahallenin bıçkın ruhu da Ankaragücü'yle yaşamaya devam etti. Takımın kale arkası tribününün adının 'Gecekondu' olması boşuna değil...
* 1 Haziran 1963'de kurulan Bursaspor ise Akınspor, İdman Yurdu, Çelikspor, İstiklal ve Pınarspor klüplerinin birleşmesinden oluştu. 48 yıl birinci ligde oynayan Bursaspor sanayileşen kentin, bu sanayileşmenin yarattığı yeni işçi sınıfının, köylerden merkeze göç edenlerin takımı oldu. Takım, Türkiye'de kalkınma politikalarına ve zenginlik bölüşümünün İstanbul merkezli oluşuna tepki olarak, Anadolu'da yükselen sesin içerisinde oldu. (Bir dönem Trabzonspor'un dördüncü büyük ve Eskişehirspor'un ikinci ligde olması, Bursaspor'u bu sesin önemli ögesi haline getirdi.)
'Maçları beraber seyrederiz'
Murat Yanıklar (Bursaspor Genel Sekreterİ).
"Benim bildiğim kadarıyla her şey, uzun yıllar önce Bursalı bir işadamının Ankaragücü taraftarlarını maça götürmesiyle başlıyor. Taraftarlar zamanla kendileri arasında bağlantı kuruyor. Tabii Abdülkerim'in şehit olmasından sonra, bu dostluk köprüsü daha da pekişiyor. Biz Ankaragücü taraftarlarıyla maçları beraber seyrederiz, kötü tezahürat olmaz. Ankara'da Bursalılar Derneği, Bursa'da da Ankaralılar için dernekler açılmaya başladı."
'6'ncı ve 16'ncı dakikalara dikkat'
Seyit Kalender (Ankaragücü Basın Sözcüsü).
"Yıllardır her maçın 6 ve 16'ncı dakikasında, tribünler birbirleri lehine tezahüratta bulunur. Bu olay tribün yakınlaşmasıdır. Tabii ki iki başkan da birbirleriyle iyi dost ama asıl olarak tribünlerin yarattığı bir yakınlık var."
'Destekten doğan dostluk'
Süha Gürsoy ( BursasporDergisi Yayın Yönetmeni).
"1981'de Ankara'daki Trabzon-Bursa maçı gergin geçiyor. Bursaspor, Bahtiyar'ın atılmasıyla 10 kişi kalıyor, o maçta Ankaragüçlüler Bursa'yı destekliyor. Ertesi sezon ilk maçını Ankaragücü, cezası nedeniyle Beşiktaş'la Bursa'da oynuyor. Bu kez Bursasporlular Ankaragücü'nü destekliyor. O maçta tribünde Abdülkerim ve ağabeyi Fehmi, Ankaragücü'nden birçok arkadaş ediniyor. Dostluğun temelinde bu olaylar vardır.
Ana madde: Teksas (taraftar grubu)
Teksas PKK'ya karşı protest tavrı ile de tanınır. Bursaspor - Ankaragücü kardeşliğinin kurucusu Şehit Abdülkerim Bayraktar'da grubun bu tavrını tetikleyen unsurlardan biridir. Uzun süredir grubun liderliğini 'Paşa Selim' olarak da bilinen Selim Kurtulan yapmaktadır.
Ayrıca diğer bir önemli taraftar grubu da Türkiye'de nadir görülen örneklerden biri olan Yeşil İnciler de tamamen bayanlardan oluşmasıyla dikkatleri üzerine toplayan diğer bir gruptur.
Onun dışında TSC, Radikal, Batı Yaka, SAGS, Ünitimsah, Listim vb. gruplar da Bursasporlu taraftar gruplarına örnek olarak gösterilebilir.
- İyide nerden geliyor bu TEXAS ? Bu ateşli taraftar nasıl oluştu ? Ne zaman oluştu ?
BUYRUN ;
60 lı yııların sonu ve 70 li yılların başında Bursaspor sevdalıları türkiyede hiç bir takım taraftarının yapmadığını yapıyor ve sevdikleri takım uğruna mesafe ve mekan tanımadan her yere Bursasporun peşinden giderler. O zamanlar türkiyenin alışık olmadığı bu durum sanki bir şehir efsanesi gibi tüm türkiyeye yayılır.. Bursaspor taraftarı her deplasmana Konvoylar halinde giderler çok sayıda taraftarıyla takım ve şehirlerini temsil ederler (bilmeyenler için anti parantez belirtelim Deplasmana gruplar halinde giden ilk taraftar topluluğudur Bursaspor taraftarları)..
O hafta gidilecek deplasmanlarda emniyet Bursaspor konvoyu geliyor diye tedbir ler alır ve güvenliği sağlarlardı.
70 li yıllarda yine bir Zonguldak maçına çok sayıda Bursaspor taraftarı konvoy oluşturarak gider. maç biraz gerilimli geçer ve maç sonunda istenmeyen olaylar olur.
O zamanlar Teksas ve vahşi batı gündemdedir ve orda olaylar olur.
Zonguldak ta olan olaylar da o zamanki güvenlik güçleri tarafından teksas konvoyu geçti diye yorumlanır ve o günden sonra Deplasmana giden Bursaspor taraftarına her şehirde Teksas konvoyu denir ve Teksas konvoyu geldi diye karşılanır.. zamanla Konvoy atılır ve Teksas olarak isim kalır.Bursasporun intertoto da oynadığı Karshure maçında son olarak Teksas konvoyu pankartı tirbünde asılıydı.
Yani Teksas (ben TeXaS yazılmasını seviyorum) ismini Bursaspor taraftarına Türkiye koymuştur.
Aşağıdaki resim küçültülmüştür. Buraya tıklayarak büyütebilirsiniz. Resmin orijinal boyutları 800x600.
|
Aşağıdaki resim küçültülmüştür. Buraya tıklayarak büyütebilirsiniz. Resmin orijinal boyutları 800x600. |
BURSASPOR - ANKARAGÜCÜ Kardeşliği nasıl Başlamıştır ?
BUYRUN ;
Cepheden tribüne bir dostluk hikâyesi !
Bursaspor ve Ankaragücü tribünleri, alışık olmadığımız manzaralara sahne oluyor. Sarı lacivertli kaşkollar, yeşil beyazla yan yana dalgalanıyor, ortak tezahürat yapılıyor.
Turkcell Süper Lig'de bir maç. Herhangi bir maç değil, iki yıl aradan sonra tekrar birinci lige dönen Bursaspor'la Ankaragücü arasında gerçekleşiyor bu maç. Hakemin düdüğü, futbolcuların forması, tribünlerin sesi; alışılmadık hiçbir görüntü yok... Taa ki maçın altıncı dakikasına kadar. O dakikada Bursaspor tribünleri Ankaragücü lehine tezahürata başlıyor, alışılmadık olan bu. Dakikalar 16'yı gösteriyor, bu kez de Ankaragücü tribünlerinden Bursaspor lehine tezahüratlar yükseliyor. Merak edilen, klasik deyimle 'sahalarımızda görmek istediğimiz' bu hareketin neden yapıldığı... Bursaspor dergisi Genel Yayın Yönetmeni Süha Gürsoy, bu davranışın kökeninde '1980 yılında Bursaspor'un cezası nedeniyle Ankara'da yapılan Bursaspor-Beşiktaş maçında Ankaragücü taraftarlarının Bursalıları yalnız bırakmamasının yattığını' söylüyor. Bir nevi 'Bizans' takımlarına karşı oluşturulan ortak cephe, ertesi yıl Bursa'da oynanan Ankaragücü-Beşiktaş maçında, bir kez daha kendini gösteriyor. Dostluk temennileri, iki kent arasında kurulan bilumum dayanışma dernekleri, tribün liderlerinin sözleriyle bu cephe güçleniyor, taa ki gerçek cepheden gelen habere kadar.
Cenazeye Saygı
Bursaspor'un tribün liderlerinden Fehmi Bayraktar'ın kardeşi Abdülkerim Bayraktar, Mardin'de şehit düşüyor. Abdülkerim'in cenazesine Ankaragüçlü taraftarlar geliyor, bununla yetinmeyip ilk lig maçlarında Abdülkerim'e saygılarını gösteren bir pankartla sahaya çıkıyorlar. Bursaspor'un 'ateşli' taraftarı Tarkan, "En fantastik kahramanımız," dediği Abdülkerim'in Hacettepe Üniversitesi'nde okurken, İstanbul takımlarıyla yapılan maçlarda Ankaragücü'nü desteklediğini ve bunun bir yakınlaşmaya neden olduğunu söylüyor.
İşçi sınıfının takımları
* Ankaragücü kulübünün kuruluşu İstanbul'da gerçekleşmiş. Ankaragücü, İmalat-ı Harbiye'ye dayanır. İmalat-ı Harbiye, Osmanlı Devleti'nde 19. yy ortalarına doğru, ordu ihtiyaçlarına yönelik sanayi politikalarının geliştirilmesiyle zamanın koşullarında, tersanelerle birlikte imparatorlukta işçi yoğunluğu ve istihdamı açısından en başta gelen kurumlarından birisidir.
* 1910'un haziran ayında böyle bir 'birlik' toplantısı organize edilir, fakat bir sonuç alınamaz. İmalat-ı Harbiye Mektebi'nin son sınıf öğrencilerinden ikisinin adı öne çıkmaktadır ve 'birlik' konusunda anlaşma sağlanamamıştır. Agah Orhan'ın öncülüğündeki grup Altınörs İdmanyurdu'nu, Şükrü Abbas'ın öncülüğündeki grup ise, Turan Sanatkarangücü'nü 31.08.1910 tarihinde kurarlar. Altınörs İdmanyurdu Mustafa Kemalci; Turan Sanatkarangücü ise Enver Paşacıdır.
* Ankaragücü tribünün profili, Ankara'ya göç edenler, pazarcılar, kenar mahalle sakinlerinden oluşur. Bu kitlesellikte Ankaragücü'nün bir işçi takımı
olmasının da etkili olduğu düşünülebilir.
Hacettepe'nin mahallesiyle birlikte ortadan kaldırılmasıyla, mahallenin bıçkın ruhu da Ankaragücü'yle yaşamaya devam etti. Takımın kale arkası tribününün adının 'Gecekondu' olması boşuna değil...
* 1 Haziran 1963'de kurulan Bursaspor ise Akınspor, İdman Yurdu, Çelikspor, İstiklal ve Pınarspor klüplerinin birleşmesinden oluştu. 48 yıl birinci ligde oynayan Bursaspor sanayileşen kentin, bu sanayileşmenin yarattığı yeni işçi sınıfının, köylerden merkeze göç edenlerin takımı oldu. Takım, Türkiye'de kalkınma politikalarına ve zenginlik bölüşümünün İstanbul merkezli oluşuna tepki olarak, Anadolu'da yükselen sesin içerisinde oldu. (Bir dönem Trabzonspor'un dördüncü büyük ve Eskişehirspor'un ikinci ligde olması, Bursaspor'u bu sesin önemli ögesi haline getirdi.)
'Maçları beraber seyrederiz'
Murat Yanıklar (Bursaspor Genel Sekreterİ).
"Benim bildiğim kadarıyla her şey, uzun yıllar önce Bursalı bir işadamının Ankaragücü taraftarlarını maça götürmesiyle başlıyor. Taraftarlar zamanla kendileri arasında bağlantı kuruyor. Tabii Abdülkerim'in şehit olmasından sonra, bu dostluk köprüsü daha da pekişiyor. Biz Ankaragücü taraftarlarıyla maçları beraber seyrederiz, kötü tezahürat olmaz. Ankara'da Bursalılar Derneği, Bursa'da da Ankaralılar için dernekler açılmaya başladı."
'6'ncı ve 16'ncı dakikalara dikkat'
Seyit Kalender (Ankaragücü Basın Sözcüsü).
"Yıllardır her maçın 6 ve 16'ncı dakikasında, tribünler birbirleri lehine tezahüratta bulunur. Bu olay tribün yakınlaşmasıdır. Tabii ki iki başkan da birbirleriyle iyi dost ama asıl olarak tribünlerin yarattığı bir yakınlık var."
'Destekten doğan dostluk'
Süha Gürsoy ( BursasporDergisi Yayın Yönetmeni).
"1981'de Ankara'daki Trabzon-Bursa maçı gergin geçiyor. Bursaspor, Bahtiyar'ın atılmasıyla 10 kişi kalıyor, o maçta Ankaragüçlüler Bursa'yı destekliyor. Ertesi sezon ilk maçını Ankaragücü, cezası nedeniyle Beşiktaş'la Bursa'da oynuyor. Bu kez Bursasporlular Ankaragücü'nü destekliyor. O maçta tribünde Abdülkerim ve ağabeyi Fehmi, Ankaragücü'nden birçok arkadaş ediniyor. Dostluğun temelinde bu olaylar vardır.